Page 29 - orada_bir_koy_var_uzakta
P. 29
Yuvanın kenarına önce
babası geldi ve pırr ederek
uçtu. Sonra Mısdafa uçacaktı.
Arkasından da annesi gelecekti. O
sırada hafif bir rüzgâr esti. Rüzgâr çam
ağaçlarının kokusunu getirdi. O zaman
Mısdafa çok mutlu oldu. Sanki ağaçlar
“Gel, aramıza katıl.” diyorlardı. Mısdafa
o heyecanla kendini rüzgârın kollarına
bıraktı. Babasının dediği aklına geldi:
“İlk kanat çırpışın acemice olabilir ama
hayatta en önemlisi, yanlış kanat çırpsan bile sabırla
kanat çırpmaya devam etmendir. Unutma, kanatlar çırpına
çırpına öğrenirler uçmayı.”
Mısdafa birkaç kere sendeledi ama sonunda pır pır eden kanat seslerini
duydukça açıldı. Sanki göğsü genişledi. Kalbi de pıt pıt ediyordu ve
kanatlarıyla bir olup şarkı söylüyordu. Sanki Mısdafa’nın bu şarkısını ağaçlar
da dinliyordu.
Mısdafa ilk uçma dersinde yorulana kadar uçtu. Babası dedi ki “Aşk ile
severek çalışırsan yorulmazsın. Onun için yaptığın her işi coşku ile yaparsan
enerjin hiç ama hiç tükenmez.”
Babasının sözleri ve annesinin güzel ötüşü ile Mısdafa sürekli uçmak ve
ağaçlara şarkı söylemek için sabırsızlanıyordu, böylece uykuya daldı.
Rüyasında usta bir serçe gibi uçarak Çamlık’taki her dala kondu. Yeni
arkadaşlar edindi. Onları pek sevdi.
Bakalım, bundan sonra nerelere uçacak Mısdafa, neler görecek ve kimlerle
tanışacaktı?
27 27 27 27