Page 25 - orada_bir_koy_var_uzakta
P. 25
Şaşırarak “Bu nedir?” diye sordum. Kasadaki sorarmış. Eğer olumlu bir cevap alırsa
adam köyde bu şekilde çalışan çocukların ve ardından ücrette anlaşırlarmış. Ayrıca kitapçı,
gençleri, olduğunu söyledi. Özellikle bu çocuk tren garının hemen yanında olduğu için
ve gençlerin kitap okumaya teşvik etmek müşterilerin arasında tren bekleyen yolcular
amacıyla “Kitap okuyucusu” diye bir şey da bir hayli fazlaymış.
başlatmışlar.
Kitap okuyucularından yaşları küçük olan, bire
Çocuklar veya gençlerden isteyenler kitapçıya ikiye giden bile varmış. Kitapçı hiçbirini geri
gelir, ilan için kaydolur, ne tür kitapları tercih çevirmezmiş, çok yavaş okuyorlarmış ama
ettiklerini ve başkaları için hangi kitapları köylülerin sırf onlar harçlıklarını çıkarsınlar
okuyabileceklerini söyler, iletişim bilgilerini diye günlerce parkta bahçede Ayşegül serisi
bırakırlarmış. Okumaya vakti olmayan, dinlediği bile olurmuş. Bazen insanlar hasta
okuma bilmeyen, canı o gün kendi başına ziyaretlerine gidemez, onun yerine yakınlarına
okumak istemeyen kişiler kitapçıyı arayıp en sevdikleri kitapları okuyacak, kitap
mesela falancanın şu kitabını bir buçuk saat okuyucularını gönderirlermiş.
boyunca okuyacak biri var mı, D vitaminim
eksikmiş, doktor bol bol güneşlenmemi söyledi, Ne güzel değil mi? Hatta bu durum zamanla
güneş gözlüğü ile okumakta zorlanıyorum, bir tür hediyeleşme biçimine dönüşmüş. Kimi
falancanın şu kitabını da okumayı daha fazla zaman da yazarlar kendi yazdıkları kitapları, bir
erteleyemem gibi şeyler söylerlermiş. köy kahvesine oturup bir kitap okuyucusunun
ağzından sesli olarak duymak isterlermiş ki ne
Kitapçı da kendisine kayıt olan kitap yazdıklarını bir de böyle görsünler. Sonuncusunu
okuyucuları listesine bakar, bu işi yapacak yaşı nereden bildiğimi sormayın, öyle işte.
uygun birini gözüne kestirir ve ona falancanın
şu kitabını okumak isteyip istemediğini
23 23 23 23